14 AY SÜREN BİR EVLİLİK İÇİN YAKLAŞIK 150 AYA DENK GELECEK ŞEKİLDE TOPTAN YOKSULLUK NAFAKASINA HÜKMEDİLMİŞ OLMASININ AÇIKÇA ORANTISIZ VE HAKKANİYETE AYKIRI OLDUĞU DEĞERLENDİRİLMİŞTİR.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2024/7639 E., 2024/7375 K. İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi SAYISI: 2024/409 E., 2024/568 K. KARAR: Kısmen kabul Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına yoksulluk nafakasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin bağımsız konut sağlamadığını, fiziksel şiddet uyguladığını, kayınvalidesinin sürekli evde muska yazdığını ve bunları sattığını, sık sık eve dışarıdan yabancıların geldiğini, zorla doktora götürdüğünü iddia ederek davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Kayseri 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 28.03.2022 tarih ve 2022/249 E. 2022/1424 K. sayılı kararı ile; davacı kadın akıl hastalığı nedeniyle vesayet altına alınmıştır. Vasi, usulüne uygun şekilde mahkemeye davet edilmiş; vasi tarafından husumete izin kararı ve vekaletname ibraz edilmiştir. II. CEVAP 1.Davalı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, kadının ailesinin ayrı eve çıkılmasını istemediğini, kadının günlük işleri dahi yapma becerisinin olmadığını, doktora zorla götürmediğini ancak gittiklerinde kadının mental reterdasyonu olduğunun tespit edildiğini iddia ederek mutlak butlan nedeniyle evliliğin iptali, aksi takdirde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2. Davalı erkeğin mutlak butlan nedeniyle evliliğin iptali talebi tefrik edilerek İlk Derece Mahkemesi'nin 2021/259 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş; yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile evliliğin mutlak butlan nedeniyle iptaline karar verilmiş; iş bu karar 01.06.2022 tarihinde kesinleşmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı ile kadının davasının kabulüne, tarafların evliliği Mahkemenin 2021/259 E. sayılı dosya üzerinden mutlak butlanda sona erdiğinden boşanma hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadın çalışmadığından ve yoksulluğa düşeceği belirli olduğundan dava tarihinden itibaren aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî, 28.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 16.03.2023 tarihli ve 2023/525 E., 2023/538 K. sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairemizin 22.02.2024 tarih ve 2023/4497 Esas 2024/1115 Karar sayılı ilamı ile "4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince yoksulluk nafakasının, toptan veya durumun gereklerine göre aylık irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, kusurun niteliği, evliliğin süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve isteklerinin göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Somut olayda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evliliğin süresi dikkate alındığında yoksulluk nafakası yükümlüsünün, yoksulluk nafakasını toptan ödemesi yönünde hüküm kurulması gerekirken, irat biçiminde ödenmesine karar verilmesi somut olay bakımından isabetli bulunmadığı " gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin diğer bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir. B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; davacı kadın yararına 105.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık bozma ilamının amacına uygun karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 175 inci, 176 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci, 371 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Nafaka konusunda karar verilirken öncelikle 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak hüküm kurulması gerekir. 2. Somut olayda İlk Derece Mahkemesi tarafından davacı kadın yararına aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, bu karara karşı sadece erkek tarafından istinaf ve temyiz talebinde bulunulmuştur. Dairemizin 22.02.2024 tarih ve 2023/4497 Esas 2024/1115 Karar sayılı ilamı ile evliliğin süresi dikkate alınarak kadın yararına toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle karar yoksulluk nafakası yönünden bozulmuştur. Tarafların evlilik tarihleri 14.10.2017, dava tarihi ise 07.02.2019 olup, sadece 14 ay süren bir evlilik için yaklaşık 150 aya denk gelecek şekilde toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olması temyiz edenin aleyhine hüküm kurma yasağının ihlali niteliğinde olduğu gibi kadın yararına hükmedilen tazminat miktarları ile de açıkça orantısız olup, hakkaniyete aykırıdır. Daha açık bir anlatımla davacı kadın yararına takdir edilen toptan yoksulluk nafakası çok olup, bozma ilamının amacına uygun bulunmamıştır. O halde Mahkemece kadın yararına daha uygun miktarda toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi