İnternet sitemizde paylaşılan Yargıtay Kararları tamamen bilgilendirme amaçlı olup, kararların doğruluğu yargitay.gov.tr adresinden teyit edilmeden kullanılan kararlardan doğabilecek zararlar için ES Hukuk Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir.

İŞÇİYE VERİLEN SENEDİN HUKUKİ NİTELİĞİ

22.06.2018 2417

YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2014/36505

 Karar Numarası: 2015/978

 Karar Tarihi: 19.01.2015

DAVA : Davacı, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.  

Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, işçi işveren ilişkisine dayalı olarak davalıya geri almak üzere 2.000 TL borç verdiğini, ödenmemesi nedeni ile icra takibi başlattığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatı alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

 B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı çekin ödeme aracı olduğunu, borç almadığını, işçilik alacaklarına karşılık çekin verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davalının borcu ödediğini ispatlayamadığı gerekçesiyle itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

Yerel mahkeme kararı davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yerel mahkeme davalının temyiz talebini bir ek kararla hükmün miktar itibariyle kesin olduğu gerekçesiyle reddetmiştir. İş bu ek karar da süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir.

E) Gerekçe: İşin esasına geçmeden önce mahkemece verilen hükmün kesin olup olmadığı, davacı vekilinin temyiz talebinin miktardan reddine dair mahkemece verilen ek kararın isabetli olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Davacı dava dilekçesinde dava değerini 2.000 TL olarak göstererek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Her ne kadar mahkemece hüküm sonucu kısmında hükmün kesin olduğu belirtilmiş ve davalı vekilinin temyiz talebi bir ek kararla miktardan reddedilmişse de, kabul edilen miktar olan 2.000 TL karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 1.890,00 TL’nin üzerindedir. Bu nedenlerle, mahkemenin davalı vekilinin temyiz talebinin miktardan reddine dair ek kararının kaldırılması gerekmiştir. Davalı vekilinin temyiz talebinin miktardan reddine dair EK KARARIN KALDIRILARAK DOSYANIN YAPILAN İNCELEMESİNDE;

 Dava konusu çek kambiyo senedi niteliğine haiz olup sebepten mücerret geçerlilik ifade eder. Taraflar arasında iş sözleşmesi mevcut olup kural olarak işçiye verilen çekin işçilik alacaklarının karşılığı olduğunun kabulü gerekir. Bunun aksinin çeki veren davacı işveren tarafından yazılı bir delil ile ispatlanması zorunlu olduğu halde mahkemece yanılgılı değerlendirmelerle çekin borç karşılığı verildiği gerekçesi ile itirazın iptali talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.